Şirketler ve yatırımcılar her geçen gün iklim ve sürdürülebilirlik konularına odaklandıklarını söylerken, kripto para devasa karbon ayak iziyle bir alarm sinyali verebilir.
“Bitcoin, işlem başına insanoğlunun şimdiye kadar görmüş olduğu en yüksek elektriği harcıyor ve bu iklim açısından hiç de iyi değil.”
–Bill Gates
Digiconomist’e göre tek bir bitcoin işlemi yaklaşık 707,6 kw-sa elektrik enerjisi harcıyor–ve bu da ortalama ABD’li bir ailenin evlerinde 24 gün içinde tüketilen elektriğe eşit. Yıla vurulduğunda, bitcoin 38 ülke dışında diğer tüm ülkelerden daha fazla enerji tüketiyor ve Finlandiya, Şili ve Avusturya gibi ülkelere yakın bir tüketime sahip.
Şirketlerin ve yatırımcıların giderek artan bir şekilde iklim ve sürdürülebilirlik konularına odaklandıklarını söyledikleri bir zamanda, bunların bazıları günümüzde yaklaşık 1 trilyon dolar değerinde olan başka bir finansal trendin gerçekliğine ters düşmek üzere olabilir: Bitcoin.
Tesla gibi büyük şirketler ve bireysel yatırımcıların bu dijital tokeni stoklamakta hiç gecikmemesiyle bu kripto para kaçınılmaz hale geldi.
Yıllık karbon emisyonları
Ama bazı araştırmalara göre, Bitcoin madenciliği yapmak ve işlemleri gerçekleştirmek için gerekli olan elektrik kaynaklı yıllık karbon emisyonları, Yeni Zelanda’nın tamamı tarafından salınan miktara eşit. Ya da Arjantin.
Bunu açmak gerekirse, Bitcoin Enerji Tüketimi Endeksi adını verdikleri endeksi yayınlayan Digiconomist’e göre, bir Bitcoin işlemi “735.121 Vize işleminin veya 55.280 saat YouTube izlemenin karbon ayak izine eşdeğerdir”. (Bu karşılaştırmayı eleştirenler, ortalama bir Bitcoin işleminin yaklaşık 16.000$ değerinde olduğuna, ortalama Vize işleminin ise 46.37$ değerinde olduğuna işaret ediyorlar, ama siz anlatılmak isteneni anlıyorsunuz.)
Ve Bitcoin’in daha da popüler hale gelmesiyle birlikte Bitcoin ekosisteminin tükettiği kaynaklar da artıyor. Kısaca neler olduğunu özetleyelim: Madenci adı verilen kişiler, giderek karmaşıklaşan matematiksel denklemleri çözmek için bilgisayarları kullanarak kripto para birimini içeren işlemleri doğruluyorlar. Yaptıkları bu çalışma için bitcoin kazanıyorlar, yani kripto ne kadar popüler olursa, yeni token çıkarmak için de o kadar fazla rekabet oluyor.
Bu endeksin hazırlanmasında çalışan veri bilimcisi Alex de Vries, Energy Research & Social Science dergisinde yayınlanan makalede “Bitcoin çalıştırmanın kaynak yoğunluğu son yıllarda arttıkça, bunun sağlık ve iklim üzerindeki potansiyel etkisi ciddi bir endişe haline geldi,” yorumunu yaptı.
Yatırımcılar buna ne diyor?
Tüm bunlar şu önemli soruyu akla getiriyor: Yatırımcıların çevresel, sosyal ve yönetim konularında üst sıralarda yer alan şirketlere olan ilgisi, Bitcoin’in başarısı için varoluşsal bir tehdit oluşturuyor mu?
Yönettiği 9 trilyon dolar ile dünyanın en büyük para yöneticisi olan BlackRock CEO’su Laurence D. Fink, şirketin gelecekte yapacağı tüm yatırımların, kısmen de olsa iklim sorunu ile nasıl savaşmayı planladıklarına göre değerlendirileceğini söylemişti. Belki daha da önemlisi, yatırımcılar şirketlere karbon ayak izlerini açıklamaları için çağrıda bulunuyor ve Task Force on Climate-Related Financial Disclosures adlı bir grup küresel bir standart oluşturmak için çalışıyor.
Durum buyken, yatırımcılar iklim inisiyatiflerinin sözlü bir savunucusu olan PayPal gibileri nasıl görecek – daha geçen sonbaharda müşterilerin Bitcoin cinsinden işlem yapmasına izin verme planlarını açıklamıştı?
Peki ya Jack Dorsey tarafından kurulan ödeme şirketi Square? Square, hem işlemler yapan hem de kripto parayı kendi bilançosunda tutan Bitcoin’in en açık savunucularından biri haline geldi. Nakit rezervlerinin yaklaşık yüzde 5’ini, fiyatı son derece değişken olan Bitcoin’de tutuyor.
Bir de bilançosunun 1,5 milyar dolardan fazlasını Bitcoin’e yatıran Tesla var—tek önceliği daha düşük karbon emisyonları yoluyla iklim değişikliğini azaltmaya yardımcı olmak olan bir şirket. Elinde tuttuğu Bitcoin’ler şirketin sürdürülebilirlik skorunu nasıl etkiliyor?
Diğer şirketler de Bitcoin’i bilançolarına eklemeyi göz önünde bulunduruyorlar. Ve Guggenheim Partners gibi finans şirketleri zaten Bitcoin’e yatırım yaparken, Bank of New York Mellon, Bitcoin işlemlerini finanse etmeye başlayacağını söylüyor.
Mr. Fink’in BlackRock şirketi dahi, fonlarının ikisinin Bitcoin vadeli sözleşmelerine yatırım yapmasına potansiyel olarak izin vererek, bir üst düzey yöneticinin söylediği üzere kripto para ile “amatörce ilgilenmeye” başlamış bulunuyor. Firmanın sabit gelir baş yatırım sorumlusu Rick Rieder, yatırımcıların bu enstrümana olan ilgisinden bahsetti ve bunun daha genç, teknoloji meraklısı müşteriler tarafından artan şekilde benimsendiğini söyledi.
Bitcoin’in karbon problemi, bir yıl önceki yaklaşık 8.000$ seviyesinden günümüzde 50.000$ üzerinde seyreden fiyatını şimdilik yavaşlatmadı.
Ve bir karbon problemi olduğu bir sır değil.
Kaynak: https://www.nytimes.com/
Localized by Oytun Buyrukcu
Native Turkish Translator | SEO & Localization Expert | Proofreader